Algoritma bildiğimiz üzere mühendislerin kullandığı sorunlara çözüm bulma metodudur. En azından ben öyle düşünüyorum. Peki biz bu algoritmik düşünceyi hayatımda her konuda kullanırsak ne olur ? Robotlaşır mıyız ? Karar alırken duygusallıktan uzaklaşır mıyız ? Psikolojimiz bozulabilir mi ?
Bu konuda tartışırsak sevinirim bunun yanında Algoritma hayatımızda nerelerde kullanılmalı ve nasıl kullanılmalı gibi sorulara da cevap bulmuş oluruz. Yorumlarınızı bekliyorum.
Programları hayatımıza uyarlarız, hayatımızı programlara değil...
İnsan düşünebilen varlık olduğu ve karşısına çıkacak problemler hep doğaçlama olacağı için algoritma kurma imkanı olmaz.
Algoritma kurmak için belli bir sorun olması lazım, üretilen çözüm sadece o sorun içindir.
Ancak bazı standart/rutin işler için algoritma kurabilirsiniz, çişe gitme algoritması: ayağa kalk, tuvalete git, ışığı aç, donunu indir, otur, ...., kalk, donunu kaldır, elini yıka, tuvaletten çık, ışığı kapat, yarım bıraktığın işine devam et.
Çok saçma değil mi? Oysa biz bütün bunları düşünmeden yaparız, ancak bir robot bunları 10000000 kere de yapsa hatırlamaz, her seferinde düşünür.
Yukarıdaki sözlere katılıyor ve eklemek istersem;
Hayati algoritmada kanımca satrancın yeri çok geniş oluyor.Çünkü satranç insanın alacağı kararlarda çok daha ilerisini görmesini sağlıyor.Eğer hayattaki hamlelerim sağlam olsun diyorsan hakkıyla satranç oynamanı öneririm.
Şu herkesin ismini bildiği Cobs un bir lafı vardı sanırım.
Bu ülkedeki herkez programlamayı öğrenmeli. Çünkü programlama, size nasıl düşüneceğinizi öğretir
Bence gayette güzel olur, hiçte saçma olmaz robot'a elini yıkaması gerektiği zamanları öğretirseniz sorun çıkmaz, küçükken çocuklarda elini neden yıkaması gerektiğini bilmez ve bu neden onlara öğretilmezse sofraya da kirli ellerle oturur uykuya da pasaklı halde yatar, dar düşünmemek lazım robotu da çocuk gibi düşünüp algoritmayı da ona göre hazırlarsan bence sorun kalmaz. Algoritma derken 3-5 akış diyagramından bahsetmiyorum, belki bir robot'a insan yetileri kazandırmak için milyonlarca algoritma hazırlamak gerekecek yada bunun yerine öğrenme algoritması hazırlanırsa işler daha da hızlanabilir. Tabi burada da önemli bir olgu karşımıza çıkar ki o da "öğrenme" önce bunu irdeleyip bunun üzerinde bayaa bi kafa patlatmamız gerekir. Sanırım asıl mesele her zaman seçim olacak asıl sorunda bu hangisini seçeceğini robot nasıl bilecek asıl bunun algoritması hazırlanmalı bence. :o
Bazı konularda zaten algoritmik talimatlar, standartlar var. Ama kim uyuyor bunlara?
Odadan çıkarken lambaları söndürün.
Çalışan elektrikli cihazları kapatın.
.....
.....
En güzel algoritmik uygulamalar askeri talimatlardır. İnsanı canından bezdirir ama adım adım neler yapılacağı sıkı sıkıya belirtilmiştir.
Alıntı yapılan: meftun - 12 Haziran 2013, 17:38:39
Programları hayatımıza uyarlarız, hayatımızı programlara değil...
İnsan düşünebilen varlık olduğu ve karşısına çıkacak problemler hep doğaçlama olacağı için algoritma kurma imkanı olmaz.
Algoritma kurmak için belli bir sorun olması lazım, üretilen çözüm sadece o sorun içindir.
Ancak bazı standart/rutin işler için algoritma kurabilirsiniz, çişe gitme algoritması: ayağa kalk, tuvalete git, ışığı aç, donunu indir, otur, ...., kalk, donunu kaldır, elini yıka, tuvaletten çık, ışığı kapat, yarım bıraktığın işine devam et.
Çok saçma değil mi? Oysa biz bütün bunları düşünmeden yaparız, ancak bir robot bunları 10000000 kere de yapsa hatırlamaz, her seferinde düşünür.
Yorumuna saygı duyuyorum bir yönden haklısın ama bence çocuklara sorumluluklarını öğretmede algoritma mantığı çok işe yarar. Bazen robot gibi davranmak çevre insanlarca olgunluk diye adlandırılıyor. Nerede , ne yapacağını biliyor.
mesaj birleştirme:: 12 Haziran 2013, 19:09:41
Alıntı yapılan: muhittin_kaplan - 12 Haziran 2013, 17:43:05
Şu herkesin ismini bildiği Cobs un bir lafı vardı sanırım.
Bu ülkedeki herkez programlamayı öğrenmeli. Çünkü programlama, size nasıl düşüneceğinizi öğretir
Söz gerçekten çok anlamlı ilerde çocuğum olduğunda küçük yaştan programlama öğreteceğim :D
mesaj birleştirme:: 12 Haziran 2013, 19:10:39
Alıntı yapılan: Fkarizmatik - 12 Haziran 2013, 17:42:34
Yukarıdaki sözlere katılıyor ve eklemek istersem;
Hayati algoritmada kanımca satrancın yeri çok geniş oluyor.Çünkü satranç insanın alacağı kararlarda çok daha ilerisini görmesini sağlıyor.Eğer hayattaki hamlelerim sağlam olsun diyorsan hakkıyla satranç oynamanı öneririm.
Satranç en sevdiğim oyundur ama oynayacak insan bulmak zordur hatta imkansızdır . Genelde insanların ilgi alanlarının dışında bir oyun.
mesaj birleştirme:: 12 Haziran 2013, 19:12:15
Alıntı yapılan: z - 12 Haziran 2013, 18:42:31
Bazı konularda zaten algoritmik talimatlar, standartlar var. Ama kim uyuyor bunlara?
Odadan çıkarken lambaları söndürün.
Çalışan elektrikli cihazları kapatın.
.....
.....
En güzel algoritmik uygulamalar askeri talimatlardır. İnsanı canından bezdirir ama adım adım neler yapılacağı sıkı sıkıya belirtilmiştir.
Askeri talimat çocukluğumdan beri istediğim sistemdir. Fakat ailem kıyamadığı için uygulayamamıştır. Bu yüzden kendi kendime yaptım hep planımı, sorumluluklarımı. Ama çocuk yetiştirmede tavsiye edilebilecek bir sistem bence.
What most schools don't teach (http://www.youtube.com/watch?v=nKIu9yen5nc#ws)
Komünist olursun.
yukarda yazılan herşeye katılıyorum. Evet algoritma dediğimiz şey zaten hayatın kendisidir. Fakat bilgisayar programları ile hayat arasinda büyük farklar var bence. Mesela programlar kesin bir sonuç ister ya vardır ya yoktur. Ama hayat öyle değil hayatta bazen belirsizlikler olabiliyor. Hayatı algoritmik ve analitik düşünmek yinede bir çok şeyi kolaylaştırır bence. Saygılarımla
Alıntı yapılan: RaMu - 12 Haziran 2013, 23:01:20
Komünist olursun.
Biraz daha açar mısın ? :D
mesaj birleştirme:: 13 Haziran 2013, 12:15:06
Alıntı yapılan: WrtM - 12 Haziran 2013, 21:58:15
What most schools don't teach (http://www.youtube.com/watch?v=nKIu9yen5nc#ws)
Çok süper bir video teşekkür ederim.
Aslında gayet açık,
Algoritmayla yaşayan insan, toplum,
Askeri düzenin sivile uyarlanmış hali,
Bunlar kısaca komünizm oluyor.
Böyle yaşayanda komünist.
Alıntı yapılan: RaMu - 13 Haziran 2013, 17:00:36
Aslında gayet açık,
Algoritmayla yaşayan insan, toplum,
Askeri düzenin sivile uyarlanmış hali,
Bunlar kısaca komünizm oluyor.
Böyle yaşayanda komünist.
Hmm anladım evet haklısın bir yönden komünist oluyor.
Alakasız Olmuş.
Askeri Kurumlarda algoritma denilen (uygulama işlem sırası yada checklist) sistem, bir cihaz yada bir olayın konuya vakıf olmayan biri tarafından da uygulanabilmesi için yapılır.
Diğer durumlarda Birçok kurum veya yaşam tarzından daha esnektirki biz buna "insiyatif alma" deriz.
Düşünürseniz Koskoca bir Taburu (1000 kişidir yaklaşık) sadece bir tek emirle ölüme gönderebilirsiniz ve bu hiç bir kanunda yazmaz. (Örnekleri Çoktur.)
Ben size taarruzu değil ölmeyi emrediyorum
Bunu başka hiçbir kurumda göremezsiniz.
Ama unutuuğunuz nokta şudur, toplumlar kanunla (Hukyukla demiyor ayırıyorum) yönetilir bu kanunlar birer programdır. yönerge yada yönetlemiklerde altprogramdır. Çünki yönerge yada Yönetmelikler bir yere özel olabilir.
Yukardaki komünizm tanımına gelirsek tüm toplumlar kom. ile yönetilir anlamı çıkar ki yanlıştır.
Muhittin hocam kusura bakmayın askerlik ile ilgili söylediklerinize katılamıyorum, 8 sene askeri öğrenciydim, 8 senede bir defa insiyatif kullanma imkanım olmadı, kullananıda pek görmedim. Komünizm de hatam olabilir, onuda algoritmik düşündüm, biber acıdır, hayat acıdır felsefesi olabilir, aslında bence tüm toplumlar, komunizm değilde daha algoritnik bir yapıyla yönetiliyor ki bunu anlatmam yazıyla mümkün değil.
Alıntı yapılan: muhittin_kaplan - 14 Haziran 2013, 09:34:38
Alakasız Olmuş.
Askeri Kurumlarda algoritma denilen (uygulama işlem sırası yada checklist) sistem, bir cihaz yada bir olayın konuya vakıf olmayan biri tarafından da uygulanabilmesi için yapılır.
Evet, algoritmalarda da amaç budur zaten. Konunun uzmanları bir problemin çözümü için kafa yorar ve algoritmayı oluşturur. Bu algoritma konudan bir haber kişiler tarafından alınır ve adım adım yerine getirilir.
Baba programcılar karşılaştığı bir problem için hazır algoritma varsa araştırır ve onu kullanır. Çünkü hazır aloritma optimize sonuç üretecek şekilde bilim adamı denebilecek kişilerce hazırlanmıştır.
Askeri komutlar da her ne kadar askerlik yapan birisi için saçma uzun dolambaçlı görülse de birileri tarafından işin hatasız yapılması için çıkartılmış yerinde kurallardır.
Biz Türk milleti böyle sıkı kurallara pek tahammül edemezken Avrupa'da halk çocukluktan itibaren temel kurallara uyacak şekilde yetişmektedir.
Bunun sonucunda Trafik güzel işlemekte, karşılıklı saygı artmakta, teknik işlerde her şey nizami olmakta.
Kayınpederim inşaat mühendisi, geçen günlerde ziyaretimize geldi ve binanın garajında tavana monte edilmiş boruların montaj şeklini görünce işçiliği, tertip düzeni takdir etti.
Kitaplarda kanunlarda ne yazıyorsa aynen tatbik edilmiş dedi ve ekledi. Aynı kural ve kanunlar bizde de var. Ama bunlara uyulup uyulmadığını kontrol eden, cezalandıran birimler işini yapmıyor dedi.
Alıntı yapılan: RaMu - 14 Haziran 2013, 12:02:56
Muhittin hocam kusura bakmayın askerlik ile ilgili söylediklerinize katılamıyorum, 8 sene askeri öğrenciydim, 8 senede bir defa insiyatif kullanma imkanım olmadı, kullananıda pek görmedim. Komünizm de hatam olabilir, onuda algoritmik düşündüm, biber acıdır, hayat acıdır felsefesi olabilir, aslında bence tüm toplumlar, komunizm değilde daha algoritnik bir yapıyla yönetiliyor ki bunu anlatmam yazıyla mümkün değil.
Öğretmeniniz hiç 10dk erken bırakmadı mı ? yada yemekten erken kaldırmadı mı yada Ders yapmanız gereken yerde "Denetleme Yürüyüş Provasına" çıkmadınız mı ?
Aslına bakacak olursanız İç Hizmet kanun ve yönetmeliğin de yada Okulların Özel yönergesinde bunlar bellidir. Ve olumsuz bir durumda "bu emirleri verenler" cezanladırılabilir. Komutan insiyatif alıp esnetmiştir olayı.
Aslına bakarsanız hayır öğretmenlerimiz hiç 10 dk erken bırakmadı, kişisel olarak çok nadir bu riske giren olmuştu (yani sadece bir kişiyi erken çıkması için bırakmıştır, oda başka bir görevi yerine getirebilmesi içindir), bazen aynı anda 3 yerde birden olmam gerekiyordu ve oluyordumda nası oluyordum bende anlamıyorum, olamazsam cezalandırılıyordum (ne mantıksız diyenler olabilir ama çok mantıklıydı, neden bu durumu bize bildirmedin diye ceza alıyorduk, hatta aynı anda 3 yerde birden bulunduğum anlaşılırsa nasıl bulundun- diyerek ceza alıyorduk) dışarıdan çok saçma gelebilir fakat anlattıklarım yaşanmadan anlaşılamaz ve süper işleyen bir sistem vardı, daha iyi işleyen bir sistem görmedim, sonuç şu cümleyle özetlenebilir, eğer bir sistem çok iyi işliyorsa çarklar çok çabuk yıpranır, eğer bir sistem çok kötü işliyorsa çarkları çok rahat demektir.
İç hizmet kanunu bulunur,
birde okulların yönetmelikleri vardır, yada kurumların diyelim,
yönetmelikler kanunlara uygun olmak zorundadır,
ders yapılamsı gereken yerde tören provasına çıkmak, veya denetlemeye hazırlanmak gibi durumlarda bu yasalarda yönetmeliklerde unutulmamış ve yerini almıştır, yoksa yoklama defterimi ders defteri mi nedir ona "tören provası yapıldı" diye yazamazlardı,
inisiyatiflerin de yazılı olduğu bir yönetmelik olmaz herhalde olsada buna inisiyatif diyemeyiz, tanımına uymaz,
yalnız ben kıtada görev almadım, nadiren stajlarda kıtada bulundum bu sıradada işleyişten çok birşey öğrendiğim söylenemez,
bu yüzden söylediklerim orduda inisiyatif var yok diyebilmek için yeterli değildir,
hatta sırf benim görüşümde bu konuda yeterli bir anlam ifade etmez,
ne kadar objektif olsamda yinede sözler benim ağzım çıkıyor taraflı davranıyor olabilirim,
ve askerliği orduyu severim, zaten ben ayrılmadım, atıldım,
bir sistemi geliştirmek için değiştirmek gerektiğine inanırım,
inançlarım doğrultusunda gerekenleri yaparım,
erken öten horozun başını keserler,
bunların yanında çok disiplinsiz biriyim, özellikle zaman konusunda,
hakkettiğim cezayı verdiler,
neyse boş konuşmaya başladım,
insiyatif denetlemeye 09.00 da başlanacakken, okul komutanından başlayarak herkesin 10 ar 20 şer dk erkenden hazır olunmasını istemesi neticesinde,
bölük komutanının saat 06.00 da hazır olunacak demesi ise evet inisiyatif var, ama çok komik değil mi?